Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
diskussionsgruppe
banka genel müdürü
drop someone
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"drop someone"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
Slang
1
Slang
drop someone
v.
yere sermek
2
Slang
drop someone
v.
yumrukla yere düşürmek
Bedeutungen, die der Begriff
"drop someone"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 107 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
Phrasals
1
Phrasals
drop (someone or something) on (someone or something)
v.
bir şeyi bir şeyin üstüne düşürmek
2
Phrasals
drop (someone or something) on (someone or something)
v.
elinden düşürmek
3
Phrasals
drop (someone or something) on (someone or something)
v.
birine kötü bir haber vermek
4
Phrasals
drop (someone or something) on (someone or something)
v.
birine tatsız şeyler anlatmak
5
Phrasals
drop (someone or something) on (someone or something)
v.
anlattıklarıyla birinin canını sıkmak
6
Phrasals
drop (someone or something) on (someone or something)
v.
birine dert yüklemek
7
Phrasals
drop someone or something on someone or something
v.
birini/bir şeyi başka birinin/bir şeyin üstüne düşürmek
8
Phrasals
drop someone or something on someone or something
v.
birini veya bir şeyi düşürmek
9
Phrasals
drop something on someone
v.
bir şeyi birinin üstüne düşürmek
10
Phrasals
drop something on someone
v.
birine kötü bir haber vermek
11
Phrasals
drop something on someone
v.
birine tatsız şeyler anlatmak
12
Phrasals
drop something on someone
v.
anlattıklarıyla birinin canını sıkmak
13
Phrasals
drop something on someone
v.
birine dert yüklemek
14
Phrasals
drop someone or something from something
v.
birini/bir şeyi yüksek bir yerden bırakmak/aşağı atmak
15
Phrasals
drop someone or something from something
v.
(takımdan, gruptan) çıkarmak/atmak
16
Phrasals
drop someone or something from something
v.
bırakmak (ders)
17
Phrasals
drop someone or something from something
v.
dersten bırakmak
18
Phrasals
drop (someone or something) out of
v.
(birini/bir şeyi) dışarı atmak
19
Phrasals
drop (someone or something) out of
v.
(birini/bir şeyi) bir yerden atmak
20
Phrasals
drop across (someone or something)
v.
düşüp yayılmak
21
Phrasals
drop across (someone or something)
v.
düşüp dağılmak
22
Phrasals
drop across (someone or something)
v.
düşüp kaplamak
23
Phrasals
drop across (someone or something)
v.
boylu boyunca düşmek
24
Phrasals
drop across (someone or something)
v.
üstüne yerleştirmek
25
Phrasals
drop across (someone or something)
v.
üstünü kaplayacak şekilde bırakmak
26
Phrasals
drop across (someone or something)
v.
yıkılıp (bir şeyi) tıkamak
27
Phrasals
drop across (someone or something)
v.
boylu boyunca yerleştirmek
28
Phrasals
drop across someone or something
v.
düşüp kaplamak
29
Phrasals
drop across someone or something
v.
boylu boyunca düşmek
30
Phrasals
drop across someone or something
v.
üstüne yerleştirmek
31
Phrasals
drop across someone or something
v.
üstünü kaplayacak şekilde bırakmak
32
Phrasals
drop across someone or something
v.
yıkılıp (bir şeyi) tıkamak
33
Phrasals
drop across someone or something
v.
boylu boyunca yerleştirmek
34
Phrasals
drop below someone or something
v.
birinin/bir şeyin altına düşmek
35
Phrasals
drop below someone or something
v.
birinin/bir şeyin altına inmek
36
Phrasals
drop someone or something down
v.
birini/bir şeyi düşürmek
37
Phrasals
drop someone or something down
v.
birini/bir şeyi indirmek
38
Phrasals
drop in on (someone)
v.
(birine) habersiz uğramak
39
Phrasals
drop in on (someone)
v.
(birine) uğramak
40
Phrasals
drop in on (someone)
v.
(birini) çat kapı ziyaret etmek
41
Phrasals
drop in on (someone)
v.
(birine) damlamak
42
Phrasals
drop someone or something off something
v.
birini/bir şeyi bir şeyden düşürmek
43
Phrasals
drop someone or something off something
v.
birini/bir şeyi bir şeyden aşağı atmak
44
Phrasals
drop someone or something off
v.
birini/bir şeyi (araçtan) indirmek
45
Phrasals
drop someone or something off
v.
birini/bir şeyi (bir yere) bırakmak/götürmek
46
Phrasals
drop someone or something off
v.
birini/bir şeyi (araçla) bırakmak/götürmek
Idioms
47
Idioms
drop someone a note
v.
birisine not/mektup yazmak
48
Idioms
drop someone a few lines
v.
birine iki satır yazmak
49
Idioms
drop someone a line
v.
birine iki satır yazmak
50
Idioms
drop someone a line
v.
iki satır yazmak
51
Idioms
drop someone some knowledge
v.
birini bir konuda eğitmek/bilgilendirmek
52
Idioms
drop someone some knowledge
v.
birine bir konuda bilgi yüklemek
53
Idioms
drop someone some knowledge
v.
birinin bir konuda kafasını açmak
54
Idioms
drop someone some knowledge
v.
birine bir konuda bilgi aktarmak
55
Idioms
get the drop on (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) önüne geçmek
56
Idioms
get the drop on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye karşı) bir avantaj elde etmek/avantajlı duruma geçmek
57
Idioms
get the drop on (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) bir adım önde olmak/öne geçmek
58
Idioms
have the drop on (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) önüne geçmek
59
Idioms
have the drop on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye karşı) bir avantaj elde etmek/avantajlı duruma geçmek
60
Idioms
have the drop on (someone or something)
v.
(birinden/bir şeyden) bir adım önde olmak/öne geçmek
61
Idioms
drop (someone or something) like a hot brick
v.
(biriyle/bir şeyle) derhal ilişkiyi kesmek
62
Idioms
drop (someone or something) like a hot brick
v.
(biriyle/bir şeyle) birdenbire ilişkiyi kesmek
63
Idioms
drop (someone or something) like a hot brick
v.
(biriyle/bir şeyle) aniden ilişkiyi sonlandırmak
64
Idioms
drop (someone or something) like a hot brick
v.
(biriyle/bir şeyle) birdenbire bağları koparmak
65
Idioms
drop (someone or something) like a hot brick
v.
(birini/bir şeyi) başından atmak
66
Idioms
drop (someone or something) like a hot potato
v.
(biriyle/bir şeyle) derhal ilişkiyi kesmek
67
Idioms
drop (someone or something) like a hot potato
v.
(biriyle/bir şeyle) birdenbire ilişkiyi kesmek
68
Idioms
drop (someone or something) like a hot potato
v.
(biriyle/bir şeyle) aniden ilişkiyi sonlandırmak
69
Idioms
drop (someone or something) like a hot potato
v.
(biriyle/bir şeyle) birdenbire bağları koparmak
70
Idioms
drop (someone or something) like a hot potato
v.
(birini/bir şeyi) başından atmak
71
Idioms
drop a bundle on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) çok para harcamak
72
Idioms
drop a bundle on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) çok para dökmek
73
Idioms
drop a bundle on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) bir servet ödemek
74
Idioms
drop a bundle on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) tomarla para dökmek
75
Idioms
drop a bundle (on someone)
v.
(birine) çok para dökmek
76
Idioms
drop a bundle (on someone)
v.
(birine) bir servet harcamak
77
Idioms
drop a bundle (on someone)
v.
(birine) tomarla para dökmek
78
Idioms
drop someone or something like a hot potato
v.
biriyle/bir şeyle derhal ilişkiyi kesmek
79
Idioms
drop someone or something like a hot potato
v.
birinden/bir şeyden hemen vazgeçmek
80
Idioms
drop someone or something like a hot potato
v.
birini/bir şeyi bırakıvermek
81
Idioms
drop someone or something like a hot potato
v.
biriyle/bir şeyle birdenbire bağları koparmak
82
Idioms
drop someone/something like a hot potato
v.
biriyle/bir şeyle derhal ilişkiyi kesmek
83
Idioms
drop someone/something like a hot potato
v.
birinden/bir şeyden hemen vazgeçmek
84
Idioms
drop someone/something like a hot potato
v.
birini/bir şeyi bırakıvermek
85
Idioms
drop someone/something like a hot potato
v.
biriyle/bir şeyle birdenbire bağları koparmak
86
Idioms
until/till someone drop
expr.
adım atacak halimiz kalmayana kadar
87
Idioms
until/till someone drop
expr.
çok yorulana dek
88
Idioms
until/till someone drop
expr.
yürüyecek halimiz kalmayana kadar
Law
89
Law
drop the charges against someone
v.
biri hakkındaki suçlamaları düşürmek
Slang
90
Slang
drop a dime on someone
v.
birisini ele vermek
91
Slang
drop a dime on someone
v.
birisini ispiyonlamak
92
Slang
drop someone
v.
yere sermek
93
Slang
drop someone
v.
yumrukla yere düşürmek
94
Slang
drop someone
v.
birini bırakmak
95
Slang
drop someone
v.
ilişkisini sonlandırmak
96
Slang
drop someone
v.
arkadaşlık ilişkisini kesmek
97
Slang
drop someone
v.
(sevgilisinden) ayrılmak
98
Slang
get the drop on someone
v.
silahına erken davranmak
99
Slang
get the drop on someone
v.
silahını karşısındakinden önce çekmek
100
Slang
get the drop on someone
v.
silahını ilk doğrultan olmak
101
Slang
get the drop on someone
v.
birine karşı avantaj sağlamak/elde etmek
102
Slang
get the drop on someone
v.
birinden bir adım önde olmak
103
Slang
get the drop on someone
v.
birinden önde olmak
104
Slang
get the drop on someone
v.
birinin önüne geçmek
105
Slang
get the drop on someone
v.
birine karşı avantajlı duruma geçmek
British Slang
106
British Slang
drop (someone) in it
v.
birinin başını belaya sokmak
107
British Slang
drop someone in the shit
v.
birinin başını belaya sokmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of drop someone
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy